Diyarbakır her zaman özel ve önemli olmuştur. Bu önemi ve özelliği çok iyi bilen siyasiler, en önem verdikleri ziyaretlerini ve bu ziyarette vermek istedikleri en önemli mesajları hep Diyarbakır’dan verirler. Yine öyle oldu. Önce Başbakan Binali Yıldırım, ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Diyarbakır’a geldi.
Başbakan Binali Yıldırım, sokağa çıkma yasakları ve çatışmalar sonucu zarar gören Gazi ve Melikahmet Caddeleri Sokak Sağlıklaştırma 1'inci etap, Dicle Vadisi Projesi 1'inci etap ve restorasyonu tamamlanan tarihi yapıların açılışını yaptı. Bu projelerin toplam bedelini ise 57 milyon lira olarak açıkladı.
Başbakan Yıldırım, Ulu Camii önünde toplanan vatandaşlara hitap ederken iki önemli mesaj verdi. Bu mesajlardan biri ana muhalefet partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, diğerini ise, PKK ve HDP’ye…
Başbakan Yıldırım CHP’ye; “15 Temmuz’da meydanlara inmeyen, sokaklarda yürümeyenler, şimdi tutmuşlar Ankara'dan İstanbul'a yürüyorlar. Yürüyeceksen darbeye karşı yürüyeceksin, darbeye karşı. Adalet sokakta bulunmaz, adalet sokakta aranmaz. Adaletin olacağı yer mahkemelerdir” diye çıkıştı.
Başbakan Yıldırım, isim vermeden PKK ve HDP’yi ise, "Geçen yıl buraya geldiğimizde, bu çukurları kazanlar, bu çukurlarda kendilerini yok edecekler, bu çukurlara onları gömeceğiz. Dedik. Şimdi artık gün, bunların verdiği zararları ortadan kaldırma günüdür. Şimdi artık birlik olma, beraber olma, birlikte Türkiye olma zamanıdır. Onlara asla bu topraklarda bir daha nefes aldırmayacağız, göz açtırmayacağız. Diyarbakır'ımızın, Türkiye'nin geri kalmasına, kalkınmada zaman kaybetmesine sebep olmalarına asla izin vermeyeceğiz” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım’dan bir gün sonra Dicle Vadisi’nde incelemelerde bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, yanına basın mensuplarını da alarak, halen sokağa çıkma yasağının devam ettiği mahallelere gitti, yapımı devam eden Diyarbakır Evleri’nde incelemelerde bulundu.
İki hafta önce ‘Ucubelerin Yapımı Durdurulmalı’ başlıklı yazımda, yasaklı mahallelerde yapılan evlerle ilgili kamuoyunun tepkisini sizlere aktarmış ve konuya AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker’in el attığını belirtmiştim. Bu durum Diyarbakır Evleri’nin aslına uygun şekilde yapılacağı yönünde umutlarımızı artırmıştı.
Ama öyle olmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, bu konuda çok net mesajlar verdi. Özhaseki, evlerin aslına uygun yapıldığını ve ilk günkü projenin devam edeceğini söyleyerek, “Birçok söylentiye, algı operasyonlarına, yalanlara rağmen biz sözümüzde duruyoruz. İlk gün ne dediysek, bunu yapmaya gayret ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada herkes şunu görüyor ki; ilk gün ne söylediysek onları yerine getiriyoruz" dedi.
Bakan Özhaseki, boşaltılmasıyla gündemde olan Alipaşa ve Lalebey mahalleleriyle ilgili de , “Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde yıllardır süren istimlak davaları vardı, onlar bitti. Boşaltmaya gayret ediyoruz. Boşalttıktan sonra yine yapacağız. Oradan gelen sakinlerle sohbet ettik. İsteyen parasını alır gider, parayı istemiyorsa mahkemeye gider, bilirkişiler gelir. Oradaki toprak fiyatı, yıkılan evinin fiyatı eğer arttırılıyorsa onları da veririz” diye konuştu.
Bakan Özhaseki’nin verdiği en önemli mesaj ise şöyleydi: “Zamanında sadece örgüte yardım sağlamak, lojistik destek sağlamak, üs haline getirebilmek için elinizdeki mali, maddi imkanların hepsini örgütün emrine verebilmek için çırpınırsanız, niyet bozukluğu orada başlar, vatandaşa hizmet kalır ve bu işler de yapılmaz.”
Mesajlar bunlar. İsteyen istediği anlamı ve manayı çıkarabilir. Kelimesi kelimesine incelediğimiz zaman Diyarbakır’dan verilmek istenen mesajlar net… Yani hükümet veya devleti yönetenler, zaman zaman geri adım atıyor gibi görünse de aslında kendi bildiklerini uyguladı ve uyguluyor.
Sevgiyle kalın.
