Advert
BEN YAPMADIM FETÖ YAPTI…
Ercan Akkar

BEN YAPMADIM FETÖ YAPTI…

Reklam

Ülke; son yılların belki de en zorlu dönemlerinden birinden geçiyor ve görünen o ki, daha uzun süre bu böyle gidecek. Bunu görmek ve tahmin etmek içinde ise, müneccim olmaya da gerek yok aslında.

Bu dönemin miladı olarak 17-25 Aralık soruşturmasını göstermek yanlış olmaz her halde. Ardından 7 Haziran genel seçimi, 24 Temmuz’la yeniden başlayan çatışmalı süreç, 1 Kasım’da yenilenen seçim, görevden alınan Başbakan, Suriye nedeniyle gerilen iç ve dış politika ve 15 Temmuz darbe girişimi ile en üst seviyeye çıkan kaotik dönemin, ülkeyi bundan sonra nereye götüreceği konusunda kimsenin uzun vadeli bir tahmini bulunmuyor.

Birkaç cümleye sığdırdığımız tüm bu olayları, kısa bir dönem içinde yaşadık ve yaşattılar. Her halde bundan sonra da yaşayacağız ve yaşatacaklar gibi görünüyor. Halbuki her biri o kadar önemli, her biri o kadar derinlemesine araştırılması-tartışılması ve sonuçlandırılması gereken konular ki, amma velakin buna müsaade etmiyorlar.

Müsaade etmiyorlar, çünkü geriye baktığımızda iyi ve güzellik adına hiçbir şey göremiyoruz.

Neden mi?

-Suriye politikası nedeniyle hem iç siyasette, hem dış siyasette gerilen ve kopan ilişkiler.

-Demokrasi içinde gidilen 7 Haziran seçimleri bir anda patlamaların, siyasi gerilimlerin, milliyetçiliğin ve kutuplaşmanın zirve yapmasına dönüştürülmesi.

-Ceylanpınar’da polislerin öldürülmesi ile (bugün bunun FETÖ/PDY’nin yaptığı söyleniyor) son bulan barış ortamının yeniden çatışma ortamına dönüşmesi.

-Çatışmaların yeniden başlamasıyla birlikte şehirler, ilçeler, belde ve köyler yerle bir oldu. Binlerce insan evinden, işinden, işyerinden oldu. Aç-açıkta kaldı. Geride ölüm, acı, gözyaşı ve yıkım kaldı.

-Yüzde 50 dolayında oy alarak gelen bir Başbakan’ın görevini bıraktığını açıklamasını her nedense kimse ne sordu, ne de konuştu.

-15 Temmuz’a gelindiğinde ise yıllarca gördüğü destekle ve sunulan imkanlarla hemen hemen girmedikleri, sinmedikleri, sızmadıkları yer kalmayan Fethullah Gülen Cemaati bugünün terör örgütü, halkın dik duruşuyla kanlı ama başarısız bir darbe girişiminde bulundu.

Muhakkak bunlar tek tek bir birinden önemli ve yukarıda da belirttiğim gibi derinlemesine incelenmesi-araştırılması ve sonuçlarının ortaya konulması gereken konular. Fakat cemaat, FETÖ/PDY olduktan sonra, 17-25 Aralık’tan bu yana yaşadıklarımız değil, neredeyse 30-40 yıllık tüm olaylar bu terör örgütüne yüklenildi.

Bu terör örgütü masum mu,elbette ki değil. Birçok karanlık olay ve işin ardında olduğunu bugün daha iyi görüyor ve her geçen gün yenisini görmeye devam ediyoruz. Ama ‘Ben yapmadım, FETÖ/PDY yaptı’ anlayışı ile tıpkı başta Kürt sorununu, Ergenekon ve Balyoz’da olduğu gibi elimizde ne varsa aynı çuvala koyalım anlayışı hüküm sürer ise sonuç yine hüsran olabilir.

Son olarak Antep’te bir düğüne canlı bomba eylemi yapılmasıyla 50 kişinin ölmesi ( ölü sayısı artabilir) ve 100’den fazla kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaydan sonra hastanenin önüne giderek, ırkçı sloganlar atarak insanların acısını bile yaşamasına müsaade edilmemesi ise yıllardır ekilen kutuplaşma tohumlarının geldiği noktayı en net şekilde ortaya koymaktadır.

UMARIM TALİP GÜL, DİCLE ÜNİVERSİTESİ’Nİ TOPARLAR

Yapılan tutuklamalar ve ortaya çıkan ifadelerle FETÖ/PDY’nin üssü olduğu anlaşılan Dicle Üniversitesi, yeni rektörüne kavuştu. 8 yıllık görev süresi boyunca ‘terör örgütü PKK ile mücadele ettik. Onları yok ettik’ adı altında  üniversiteyi her alanda resmen tarumar eden tutuklu eski Rektör Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç’ın koltuğuna 4 yıllığına Prof. Dr. Talip Gül oturdu.

Prof. Dr. Talip Gül, yaklaşık 31 yıldan bu yana Dicle Üniversitesi’nde ve üniversitenin hemen hemen her şeyini çok iyi biliyor. Kadın hastalıkları uzmanı olan Prof. Dr. Talip Gül, sevilen ve sayılan bir isim. Umarım tarumar edilen Dicle Üniversitesi’ni biran önce toparlar ve yeniden eski görkemli günlerine dönmesini sağlar.

Sevgiyle kalın.

DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı