İktidarda bulunan siyasi partiler, her sıkıştıklarında büyük bir heyecan ve büyük bir umutla, bir ekonomik paket açar ve çoğu zaman bu paketlerin içi ya boş çıkar, ya yandaşlara dağıtılır, ya da sözüm ona etraf dört duvardan ibaret ne olduğu belli olmayan yapılarla dolup taşardı.
Son olarak Başbakan Binali Yıldırım, Eylül 2016’da, yanına bakanları da alarak Diyarbakır’a bir çıkarma yapmış, burada, ‘Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne yönelik ve önümüzdeki 10 yıla kadar devam edecek olan kalkınma ve yatırım hamlesi’ başlattıklarını, bu kapsamda, ‘Bölgedeki 23 ilin içinde bulunduğu Cazibe Merkezleri Programı’nı oluşturduklarını ilan etmişti.
Başbakan Yıldırım, Ocak 2017’de ise, bu kez Çankaya Köşkü'nde basın mensuplarının karşısına geçip Cazibe Merkezleri Programı ile ilgili daha geniş bir açıklamada bulunmuştu. Yıldırım, program kapsamında ön başvuruların alındığını ve 28 Kasım 2016 ile 11 Ocak 2017 döneminde, 23 ilden, bin 200 müracaatın bulunduğunu, yatırım tutarının 19 milyar 600 milyon lira, öngörülen istihdam oranının ise, 112 bin 400 kişiyi bulacağını anlatmıştı.
Bu cazibe merkezleri ve bağlı olduğu illerin hangileri olduğunu şöyle bir anımsayarak yeniden asıl konuya geçeceğim.
1) Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt, Şırnak illeri Diyarbakır merkezli.
2) Elazığ, Malatya, Adıyaman,Tunceli, Bingöl illeri Elazığ merkezli.
3) Erzurum, Erzincan, Gümüşhane, Bayburt illeri Erzurum merkezli.
4) Van, Hakkari, Muş, Bitlis illeri Van merkezli.
5) Ardahan Kars Ağrı Iğdır illeri Kars merkezlidir.
Bu illere baktığımızda, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana yeterince yatırım yapılmadığını, çoğu zamanda bir politika çerçevesinde bu uygulamaya gidildiğini, bölgelerarası gelişmişlik farkının açılmasına bile bile göz yumulduğunu görebiliriz. Yine son dönemlerde yaşanan olaylarla birlikte hem köyden şehirlere göç teşvik edilmiş, hem de beyin göçünün ardından, sermaye göçünün de yoğun bir şekilde yaşanmasına neden olmuştur.
Şimdi; son günlerde yatırım yapmak amacıyla Cazibe Merkezleri Programı’na başvuran, danışmanlara ve proje taahhütçülerine onlarca lira para döken, tüm enerjilerini bu yöne kanalize eden onlarca yatırımcıdan telefon aldım. Hepsi 6 aydan fazla bir sürenin geçmesine rağmen halen Cazibe Merkezleri Programı’nın sonuçlarının açıklanmamasına sitem ediyorlar.
O yatırımcılar, şimdiye kadar Cazibe Merkezleri Programı’na 100 milyon ve altı yatırım için 3 bin 78, 100 milyon ile 500 milyon lira yatırım için 108, 500 milyon ile 1 milyar yatırım için 9, 1 milyar ve üstü yatırım için ise 5 firmanın başvurduğunu anlattılar. Yatırımcılar, toplam müracaat tutarının 82 milyar, öngörülen istihdam oranını ise, 357 bin 182 kişi olduğunu söylediler.
Diyarbakır’dan Şanlıurfa’ya, Mardin’den Batman’a, Van’dan Siirt’e kadar telefon açan veya yerel muhabirler aracılığıyla bizlere ulaşan görüşleri derleyip toparlarken, bu kez Diyarbakır’daki sivil toplum kuruluşlarından peş peşe açıklamalar geldi.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar, Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil ve Doğu Güneydoğu Sanayici ve İş insanları Dernekleri Federasyonu Başkanı Aziz Özkılıç, yetkililere çağrıda bulunarak, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri için geliştirilen yeni yatırım hamlesi kapsamındaki Cazibe Merkezleri Programı'na yapılan başvuruların ivedilikle açıklanması gerektiğini söylediler.
Bu sitemleri duymuş olacak ki, bazı temas ve incelemelerde bulunmak üzere Mardin’de bulunan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, programında bulunmamasına rağmen en fazla başvurunun bulunduğu Diyarbakır’a gelerek, konu hakkında sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve kanaat önderleriyle görüştü.
Beklentilerin bu kadar yüksek olduğu programla birlikte işsizliğin azalacağı ve bununla birlikte göçünde duracağı, ekonomik anlamda bölgelerarası gelişmişlik farklılığın bir nebzede olsa azalacağı düşünülüyor. Sonuçların açıklanmaması önceki paketlerdeki hayal kırıklığını ve yandaş olanlara dağıtılacağı yönündeki endişeleri arttırırken, zaman kaybedilmeden Cazibe Merkezleri Programı (CMP) sonuçları açıklanmalı. Hem de hiçbir şaibeye yer bırakmadan şeffaf bir şekilde.
Sevgiyle kalın.
