Spor; ‘Evrensel kültürün bir parçası, Dünya’da dili, ırkı, dini farklı insanları birleştiren önemli bir vasıta… Veya Dünya barışına katkı sağlayan bir etkinlik… Ya da fiziksel faydalarının yanı sıra insanların ruhsal sağlığını da olumlu yönde etkilemek, sosyal ve moral kazançlar sağlamak amacı ile yapılan hareketler topluluğu olarak adlandırabiliriz.’
Sporla ilgili bu tarifleri herkes kendine göre geliştirebilir. Ancak, futbola özel bir parantez açmak gerekiyor mutlaka. Çünkü milyar dolarların döndüğü en büyük endüstrilerden biri ve siyasilerin kendi, hatta ülke geleceğini bağladığı önemli bir oyundur futbol. Her ne olursa olsun, hangi branşta yapılırsa yapılsın, sonuç itibariyle spor, yapanların sağlığı açısından faydalı olduğu kadar, kazanç sağlayan bir meslektir de aynı zamanda…
Bu arada yazılarımı takip edenler bilir, her ne kadar yıllarca salon sporu yapan biri olsam dahi, bazı istisnayı durumların dışında pek fazla spor yazmıyorum. Bunun en önemli nedeni ise, gazetemize bu konuda yazan yazarlarının alanına girmek istememedendir. Şimdi yine istisnayı bir durum oluştu ve bende bu konuda bir-iki kelam etmek istedim.
Türkiye Futbol Federasyonu 2. Futbol Ligi Beyaz Grup’ta mücadele eden Amed Sportif Faaliyetleri Spor Kulübü, son günlerde yine büyük haksızlıklara uğramaya başladı. Ha daha önce uğramıyor muydu, uğruyordu elbette… Bu sadece Amed Sportif Faaliyetler için mi geçerli hayır. Neredeyse Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki tüm kentlerin salon sporundan futbola, ilkokul takımından profesyonel takımlarına kadar hepsi bugüne kadar defalarca çeşitli haksızlıklara, saldırılara, ayrımcı ve ırkçı sloganlara maruz kaldı ve kalıyor.
Eski defterleri tek tek açma niyetinde değilim. Fakat küçük bir hafıza yoklamasıyla sporla alakalı herkes, ha bu da olmuştu, ha şu da vardı diyecektir. Güncel olduğu için Amed Sportif Faaliyetleri Spor Kulübü’ne, sporu yönetenler tarafından hem de bir seçim arifesinde, hem de bile-bile, hem de göstere-göstere, hem de gözüne soka-soka haksızlık yaptı ve yapmaya da devam ediyor.
Sanırım ligin 7’nci haftasında Amed Sportif Faaliyetler Spor Kulübü, Amed’in evladı şehit Ali Gaffar Okkan’ın memleketi Sakarya deplasmanına gitti. Sakaryasporlu yönetici, futbolcu ve taraftarı belli ki önceden hazırlığını yaptığı provokasyonu sahneye koydu. Amedsporlu futbolcular ısınmaya çıkar çıkmaz ‘Ölürüm Türkiye’ şarkısı eşliğinde dev ekrana Sur’da yaşanan çatışmaların görüntülerini göstermesi yukarıda yaptığımız sporun hiçbir tarifine uymadı. Karşılaşmayı 2-0 kazanmasına rağmen hırslarını alamayan yönetici, futbolcu ve taraftarlar, karşılarında düşman varmış gibi fiziksel tüm şiddeti uygulamaktan da geri kalmadı.
Karşılaşmanın Diyarbakır’daki rövanşı öncesinde ise, Sakarya’dakinin aksine kentin önemli sivil toplum kuruluşu temsilcileri bir toplantı yaparak sağduyu çağrısı yaptı ve bunun karşılığı da taraftarlardan geldi. Karşılaşma 1-1 sonuçlandı. Şampiyonluk yolunda büyük yara alan ve provokasyonlara alışkın olan Sakaryasporlu futbolcu ve yöneticiler, başarısızlıklarını örtbas etmek için ilk maçta olduğu gibi aynı filmi sahneye koydu. (Bir siyasi partiyi simgeleyen işaret yapmak, bazı futbolculara hakaret ederek kışkırtmak gibi).
Sonuç; hakem ve gözlemci raporlarının çok açık olmasına ve tüm yaşananların görüntüsünün ortada bulunmasına rağmen Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, hiç birine itimat etmeden, tüm Diyarbakır halkına göre siyasi bir kararla Amedspor’a ceza yağdırdı. Oysa onca emsal karar olmasına rağmen Amed Sportif Faaliyetleri takım kaptanının neredeyse satırla rakip takım futbolcularına saldırdığını söyleyecekler. Tüm diğer cezaları geçtim ki, onlar da bana göre çok ağır. Ekmeğini futbolla kazanan takım kaptan Mansur Çalar’a verilen ömür boyu futboldan men kararı çok ağır oldu, hem de çok çok ağır.
Diyarbakır’da sporla ilgili-ilgisiz, 7’den 77’ye herkes aslında ne olduğunu biliyor. Verilen kararın Sakaryalı siyasilerin baskısıyla alındığını bal gibi de biliyor ve dile getiriyor. Buradan Diyarbakır’ın siyasilerine, bürokratlarına tavsiyede bulunuyorum. Bu durum sizi etkiler. Şunun şurasında seçime birkaç hafta kaldı. Beğenseniz de beğenmesiniz de bu sizi etkileyecektir. Madem Sakaryalı siyasiler olaya el attı, bunu istemesem de siz de el atmak zorundasınız. Nasıl olsa siyaset sporun her branşına dibine kadar müdahil oluyor.
Sevgiyle kalın
