Sanırım 2001’de kurulduğunda, kimse Ak Parti’nin bu kadar başarılı olacağını sanmıyordu. Yeni kurulan bir parti, beğenseniz de, beğenmesiniz de, girdiği her seçimden oylarını arttırarak çıktı ve 15 yıldan bu yana da tek başına iktidarda bulunuyor ve daha uzun süre iktidarda kalacağı yönündeki emareler kuvvetle muhtemel görünüyor.
Ak Parti’nin ilk hedefi, 2019’da gerçekleştirilecek olan 3 seçimdir. Bu seçimleri kazasız belasız atlatmak için şimdiden hazırlıklarını yapıyor. Gerek rakip siyasi partilerin güçlenmesini önleyerek, gerek yeni parti ve oluşumların çıkmasını engelleyerek, gerekse iktidar yolunda döneme göre güçlü olanla işbirliği yapmak konusunda tüm gerekleri harfi harfine yerine getirerek…
Ak Parti bu süreçte, MHP ile aynı çizgide hareket ederek 3 partiden birini bertaraf etmiş oluyor. Geriye kalan iki partiden CHP’nin kangrenleşmiş hastalıkları nedeniyle bir ileri, iki geri yapması, ana muhalefet partisi olarak ilkeli duruş sergileyememesi ve yeni politikalar üretememesi nedeniyle bir türlü alternatif olamıyor. Geriye bir HDP kalıyor ki, HDP 7 Haziran 2015’den başlayarak Ak Parti için ciddi tehlike oluşturuyordu, onunda tutuklamalarla, gözaltılarla ve parti çalışması yapması engellenerek önü kesildi.Sonuç olarak HDP’nin2019’daki seçimlere çok zayıf ve barajın altında kalması yönündeki planın daadım adım uygulandığını, takır takır işlediğini görüyoruz.
Tüm bunlar iyi işlerken içeriden bir şey olur mu veya çıkar mı endişesi elbette bulunuyor, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bunu biliyor ki, bu yönlü adımlar atıyor, tedbirler geliştiriyor.
Erdoğan’ın son iki açıklaması bu endişelerini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Ak Parti Genel Merkezinde bakan ve milletvekillerine seslenen Erdoğan, ‘Yorulan varsa kenara çekilsin. Bizim için tatil, milletle beraber olmaktadır’ mesajını verdi ve 2019'un önemine değindi.
Erdoğan, AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu toplantısında ise, yönetim kadrosunu uyararak, ‘Teşkilat yönetimlerine getirilecek isimlerle ilgili çok titiz bir FETÖ incelemesi yapılsın. Kriptoların sızmasına asla izin vermeyin’ dedi.
Erdoğan, bu uyarıları yaparken, hep 2019’u hesaplayarak yapıyor ve bu kadar emek vermişken, yol arkadaşlarının çoğu ile yollarını ayırmışken, bir yol kazasına kurban gitmek istemiyor dolayısıyla ince eleyip sık dokuyor.
BELEDİYE İLK ADIMI ATTI
Geçen hafta, ‘Bu Sorunları Çözen Kahraman Olur’ başlığıyla kentlerdeki trafik sorunu, kaldırım işgali ve bina altı işgalleriyle ilgili bir yazı kaleme almıştım. Yazıyla ilgili Diyarbakır’dan, bölge kentlerinden, hatta Türkiye’nin farklı yerlerindeki okurlarımdan konuyu ele aldığımdan dolayı telefon ve mesajlar aldım.
Diğer kentleri bilmem ama bu tür konulara hassas olan Diyarbakır Büyük Şehir Belediye Başkan Vekili Cumali Atilla, yazımı okumuş olacak ki, hemen gerekli talimatları vermiş ve ilk etapta şehiriçi taksileri mercek altına almış ve denetimlerin başlatılması talimatı vermiş.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri de, kentteki toplu taşıma araçları ile bin 146 ticari taksiye yönelik denetim yapmış. Bu denetimlerde 15 ticari taksi hakkında 1608 sayılı kanuna göre cezai işlem uygulanmış. Yine denetimler esnasında zabıta ekipleri, yolculara ticari taksiler hakkında şikayetlerininolup-olmadığını sormuş ve yaşanacak her hangi bir olumsuz durumda ticari taksinin plakasının Alo 153 hattına veya Zabıta Daire Başkanlığı’na bildirilmesini istemiş.
Başkan Vekili Sayın Atilla’ya bu çalışmadan dolayı teşekkür ederim ve bu çalışmaların bir günle sınırlı kalmayarak süreklilik arz etmesi gerektiğini belirtir, kaldırım ve bina altı işgalleri konusunda biran önce kolları sıvaması gerektiğini hatırlatırım.
Sevgiyle kalın.
