Advert
HDP’li yöneticiler şapkayı önüne koymalı
Ercan Akkar

HDP’li yöneticiler şapkayı önüne koymalı

Reklam

1990 yılında Halkın Emek Partisi (HEP) ile legal zeminde siyaset yapmaya başlayan Kürt Siyasal Harekatı, o gün-bugündür girdiği her seçimde oylarını belli bir seviyede yükseltmeyi başardı. Ve Halkların Demokrasi Partisi'nin kuruluşuyla da, geliştirdiği siyaset ile Türkiye’nin 3’ncü büyük partisi olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki yerini aldı.

Halkların Demokrasi Partisi’nden önce, yüzde 10’luk baraj nedeniyle milletvekili seçimlerine bağımsız, yerel seçimlere ise parti olarak katılan Kürt Siyasal Harekatı'nı temsil eden partiler, özellikle yerel seçimlerde başarı çıtasını sürekli olarak yükseltti. 31 Mart 2019 yerel seçimi öncesindeki iki yerel seçime baktığımız da  belediye sayısını 54’den 102’ye getirmeyi başaran Kürt Siyasal Harekatı, ilk kez 31 Mart’ta hem oy kaybı, hem de yerel yönetim sayısında büyük bir gerileme yaşadı.

Bunun birden çok nedeni var elbette, ama bunların ilk sırasına o başarıları yakalayan kadroların neredeyse tamamı ya cezaevine konuldu, ya da yurtdışına çıkmak zorunda kaldı. En önemlisi de çok iyi bir ikili olmayı başaran ve oy versin vermesin herkes tarafından kabul gören Eşbaşkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı unutmamak ve performanslarının hakkını vermek lazım.

Seçim bitti ve Halkların Demokrasi Partisi’ne yönelik eleştiriler başladı. Gelen maillerden ve bizzat sahada şahit olduğum bazı eleştiri ve kızgınlıkları şöyle sıralayabilirim.

-Seçim sürecinde ilk kez bu kadar dağınık bir görüntü verildi.

-Aday belirleme sürecinde komisyonlar objektif davranmadı ve bu komisyonlardan mutlaka hesap sorulmalı.

-Kanun hükmündeki kararname ile ihraç edilenlere karşı her ne kadar bir sınırlama olmazsa ve alınan kararların olağanüstü hal döneminde geçerli olsa bile iş şansa bırakılmamalıydı.

-Eşbaşkanların önceki eşbaşkanlara göre performansı düşüktü.

-Bölge milletvekilleri seçim kampanyasına yetirince katkı sağlamadı.

-Batı da aday çıkarılmamasına rağmen, batıdan seçilen milletvekillerinin büyük çoğunluğu bölgedeki kampanyaya katılmadı, katkı sunmadı.

-Tunceli de, diğer partilerle sağlanan ortaklık, neden Komünist Partisi'ni kapsamadı.

-Ağrı; AK Parti’nin elinden Kürt Siyaseti'nin sembol isimleri Leyla Zana ve Sırrı Sakık gibi isimlerle alınmıştı. Bu kez neden düşük profilli adaylar gösterildi.

-Sınır bölgelerinde küçük kaydırmalarla başta Şırnak olmak üzere birçok küçük ilçe ve belde kaybedildi, buna karşın daha fazla önlem alınabilinirdi.

-Muş’ta Sırrı Sakık, isyan ederek milletvekillerinin kendisini yalnız bıraktığını söyledi.

-Kars ilk kez doğru ve güçlü bir adayla kazanıldı. Bu da adayın nedenli önemli olduğunu bir kez daha gösterdi.

-Bazı yerlerde yerli adaylara önem verilmeliydi.

-Seçmen sayısı artmasına rağmen önceki seçimlere göre büyük oranda oy kaybı yaşandı.

-Adıyaman, Muş, Bingöl gibi birçok ilde parti örgütü yeterli değil. Birçok ilçe de aday çıkartılmadı.

Büyük ölçüde anımsadıklarım bunlar. Ha bu arada genelleme yapmak mümkün olmazsa bile Diyarbakır’ın merkez Bağlar İlçesi’ndeki seçmen çok kızgın, çok kırgın. Çünkü yüzde 71 rekor oyla seçtikleri Zeyyat Ceylan’ın kanun hükmündeki kararname nedeniyle belediye başkanı olmaması ve AK Parti adayının yüzde 25 ile başkan olmasını hazmedemiyorlar.  

Her ne kadar Kars’tan belediye başkanı seçilen Halkların Demokrasi Partisi Meclis Grup Başkan Vekilli Ayhan Bilgen, ‘Bölge illerinde oylarımızdaki düşüşe ilişkin özeleştiri sürecindeyiz. Parti kurullarımız gerekli değerlendirmeyi yapacak’ dese bile, partisinin yetkili organları şapkayı önlerine koymalı. Bir komisyon oluşturup kaybettikleri bölgelerde halkı dinlemeli ve özeleştiri sürecini verimli bir şekilde geçirmeli ve gerekli dersleri çıkarmalı. Çünkü ufukta bir erken seçim her an olabilir.

Sevgiyle kalın.

DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı