Bu ülkenin temel taşı, Anadolu kültürünün mirası, bu toplumun ilk yaşam şeklini temsil eden ve halen Toros Dağlarında yaşam süren Yörükler, göç ettikleri, konakladıkları yaylalarda istenmeyen topluluklar olarak muamele görüyorlar. Bunu dernek olarak birçok kez işledik, birçok yazımda dile getirdim.

Peyniri satan esnafı dinliyorsan o peyniri üreten üreticiyi de dinlemen gerekir.

Bir ara bizim çalışmalarımızdan esinlenen CHP Yörüklere yöneldi, Kemal Kılıçdaroğlu Yörük toplantıları düzenleterek katıldı, Yörüklerle yakın olmaya çalıştı ama o ilgi cılız ve sonuçsuz kaldı.

Bu ülkeye zararı değil yararı olan konar göçer besiciler maalesef horlanmaktan ya da görmezden gelinmekten öte muamele görmüyorlar. Hangi köyün çevresine otursalar, hangi yaylaya göçüp konsalar gelmeyin diyen bir anlayışla, bir dirençle karşılaşıyorlar. Bugün bunun en temel nedeni mera kullanımı, mera kavgasıdır. Devlet mera konusunda bir planlama yapsa bu kavgalar yaşanmayacak.

Gidin Urfaya, Diyarbakıra bu böyledir, gidin Konyaya, Antalyaya bu gene böyledir.

Toros Dağlarının, Karacadağın, Bingöl yaylalarının asıl sahipleridir oysa onlar.

Urfada Göçer Eyüp'ün kızı o zor şartlarda, bir yandan koyun güderken diğer yandan ders çalışır, okula gider, okur Veteriner teknisyeni çıkar ama iş bulamaz, sahipsizdir çünkü.

Hadimde Kuş Ali lakaplı Yörük beyi Ali Uçar'ın kızı dağda davar güderken silah zoruyla kaçırılır, bir dolu sıkıntılar yaşanır, adalet işler ama bir türlü bitemeyen davalar sürer gider.

Yine Toroslarda yaşayan Yörük ailesinin kızı 3 yaşındaki Müslüme kaybolur,  bir hafta arandıktan sonra cesedi bulunur, dedesi suçlanır, hapse gönderilir. Sonra  kamuoyunda bitmeyen sorular kafaları karıştırır,  "Dede bu olayın gerçekten faili mi? gibi. Yapılan karalama haberlerle  münferit bir olay bahane edilerek kadim Yörük Kültürü ve yaşam biçimi toplum gözünde bilerek mi itibarsizlastirilmaya çalışıldı? sorusu ayrı bir konu.

Görüldüğü gibi Yörüğün de göçerin de sahibi yok bu ülkede.

Meral Akşener, bitirilmek istenen Yörükleri de dinlesin.

Meral Hanım, bir önceki seçimde partisi barajın altında kalınca kendisini başarısız ilan ederek istifa etmişti, sonra tekrar devam etti. O zaman "başarısız değil aksine son derece başarılı" olduğunu yazan tek kişiydim belki de.

Bugün de başarılı olabilir ancak Siyasette başarı toplumun bütün kesimlerine ulaşabilmektir.

Sadece esnafı dinlemek değil o esnafı ayakta tutan üreticiye de ulaşmak gerekir.

Siyasi liderlerden hiç birinin bir köye gidip çiftçiyle üreticiyle yakından ilgilendiğine tanık olmadık, varsa da benim gözümden kaçmış.