HDP'den yapılan basın açıklamasında: "AKP-MHP bloğunun başta kayyım politikaları olmak üzere Kürt halkının iradesini kırıp özgürlük, demokrasi mücadelesinden koparmak ve Türkiye halklarına dayattığı baskıcı sistemi nihai noktaya vardırmak için tehditlerini, baskılarını en yükseğe çıkardığı bir dönemde haklı mücadelemiz ile hukuksuz olarak devam eden tecrit mutlaka kırılacaktır.
AKP-MHP bloğu, Kürt halkının kazanımlarına saldırarak, milliyetçiliği körükleyerek ciddi bir toplumsal kutuplaşma ve nefret çarkı yaratmıştır. AKP-MHP iktidarı kurduğu rejimini ayakta tutmak için ülkenin tüm kaynaklarını açık ve örtülü ödeneklerle bu savaşa aktarmıştır. Yarattığı savaş, rant, ırkçılık ve talan ve ile ayakta kalma şansı kalmayan AKP-MHP bloğu, seçimlerde yaşayacağı hazin sonu gördükçe daha fazla pervasızlaşmaktadır. Bugün halklar bahçesini, zenginliğimiz olan tüm farklılıkları, duyguları tekleştirmek isteyen ve bu uğurda devletin sahip olduğu bürokratik, ekonomik, askeri, medya ve sosyal tüm güçlerini seferber eden bir AKP-MHP iktidarıyla karşı karşıyayız. Fakat buna rağmen halkın direnişini kırmayı başaramamışlardır.
Özellikle Nisan 2015’ten bu yana ağırlaştırılmış mutlak bir tecrit altında tutulan Abdullah Öcalan üzerindeki bu hukuksuzluğun bitmesi gerektiğini tekrar deklare ediyoruz. Devlet erkanı da çok iyi bilmektedir ki, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kırılması, faşizmin yenilmesi, demokrasi ve özgürlüklerin önünün açılmasıdır. Karşı oldukları şey budur!
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı, Hakkari Milletvekilimiz Sayın Leyla Güven’in 131.gündür devam ettiği açlık grevi diğer siyasi tutsaklar ile birlikte başlatılan açlık grev eylemleri, zulüm düzenine karşı topyekun bir mücadeleyi ifade etmektedir. Her gün büyüyen, yayılan ve oldukça kritik bir sürece girilen bu açlık grevleri eyleminin tek bir gündemi vardır: Tecridi kırmak! Devlet bu sese kulak vermek, tabi olduğu yasayı uygulamak ile mükelleftir. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması bütün Türkiye halklarının ortak çıkarınadır.
Unutulmamalıdır ki, tecrit bugün tüm ülkeye yayılmış durumdadır. Kürt halkına karşı devam eden bu şoven saldırılar ile ülkeyi kutuplaştırarak bir sonuç alamazsınız. Var olma mücadelemiz bugün her yerdedir ve tecrit son bulana kadar yayılarak devam edecektir.
Dışarıda tecrit, içerde çöküntü yaşayan AKP-MHP iktidarının çokça tehditlerde bulunması, tarihte onlarca örneği olan zayıf ve kaybetmek üzere olan tüm diktatörlerin sonuna işaret eden çığlıkları olduğu bilinmelidir. AKP-MHP bloğunun saldırıları Kürtlerin iradesine dönük olarak da sürüyor. Seçilmişlerimizi hedef alan, belediyelerimizi kayyımlarla gasp eden AKP-MHP bloğunun tecridi hukuksuz bir şekilde sürdürmektedir.
Bu bağlamda Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacıyla dün Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde tutulan Zülküf Gezen isimli siyasi tutsak yaşamına son vermesinin acısını bütün Kürt halkı olarak paylaşıyoruz. Yeni ölümlerin olmaması için devlet yetkililerine acil olarak tecride son vermesi için adım atmaya dair çağrı yapıyoruz." denildi
