Advert
Advert

“Eski Ramazanlarda komşuluk, merhamet ve din sevgisi vardı”

Urfa’nın yaşlı insanları Eski Ramazanları, sofraları ve eski Ramazan komşuluklarını büyük yâd ederek derin duygulara kapıldılar.

“Eski Ramazanlarda komşuluk, merhamet ve din sevgisi vardı”
“Eski Ramazanlarda komşuluk, merhamet ve din sevgisi vardı” Admin
Advert

Damga Gazetesi - Aziz Budak / İftar saatine doğru Balıklıgöl’de oturan kentin koca çınarları, eski Ramazanlar ve sofraları yâd ederek derin bir üzüntü içerisinde eski Ramazan yaşantılarını gazetemize anlattılar, büyük bir üzüntü içerisinde derin duygulara kapıldılar.

“Her şey var fakat hayır bereket kalmadı”

Günümüz şartlarında her şeyin olduğunu fakat hayır ve bereketin kalmadığını söyleyen 70 yaşında ki Hüsnü Durmuş, “ Eski Ramazanlarda yediğin de içtiğinde bereketliydi. Şimdi hayat bir lağım gibi. Her şey var ama bereketi kalmadı. Ama yine de buna şükür. Allah bundan kötü etmesin. Allah devletimize zeval vermesin.  Çocuklarımız yüzeysel yaşıyor ve biz de onlara uyuyoruz. Bizim temelimizde kanaatkâr olmak vardır. Varlıkta varlığın değerini bilmek yoklukta da yokluğun değerini bilmek gerekir. Her şeyden ders almak gerekir. Allah hayırlısını nasip etsin ve nice Ramazan’lara” dedi.

“Eski Ramazanları mumla arıyoruz”

Eski Ramazanları mumla aradığını vurgulayan 80 yaşında ki Kadir Yosun ise, “Önceden birlik beraberlik vardı. Ama şimdi insanlar o eski günlerdeki birlik beraberliği mum gibi arıyor. Bizim gençlik yıllarımızda Ramazanlarda ayrı bir tat, ayrı bir huzur vardı. Sahur ve iftar sevinci yaşardık. Nedense bu zamanlarda çok sade geçen Ramazan ayları yaşıyoruz. Eski günlerde sofralarımızda bolluk bereket vardı. Şimdi de bolluk var ama bereket yok” açıklamalarında bulundu.

“Eski Ramazanlarla şimdiki Ramazanlar arasında çok fark var”

Eski Ramazanlarla şimdiki Ramazanlar arasında çok fark var diyen 50 yaşında ki Sait Kaya,  “Eskiden sevgi saygı ve hoşgörü daha ön plandaydı, ama şimdi bu durumdan bahsetmek çok zor. Ramazan ve orucun olup olmadığı bir dönemdeyiz. Ramazan ayları sıradan bir gün gibi geçiyor artık. O eski maneviyatı yüksek Ramazanları özler olduk. Bizim çocukluğumuzda ve gençliğimizde oruç tutana saygı vardı. Her koyun kendi bacağından asılır ve ibadet o kişinin kendisi ile olan arasındaki bir sorundur. Günümüzdeki tek sorun oruç tutup tutmamak değil, oruçluya ve oruç tutmayana karşı saygı ve sevginin kalmamasıdır. Geçmiş yıllarda Avrupa’dan Türkiye’ye gelen bir vatandaşın ulu orta yerde yiyip içen oğlunu uyarıp, Müslümanlar oruçlu diye uyardığı rivayetlerini hepimiz duymuşuzdur. Ama maalesef elin Avrupalısının gösterdiği hassasiyeti biz Müslümanlar birbirimize göstermiyoruz. Bizim çocukluğumuzdaki o saygı kalmadı” diye konuştu.

“Eskiden Ramazan ayında elinde bir yiyecek bir içekle insan görmek zordu”

Havaların sıcak olması ve günlerin uzun olması nedeniyle oruç tutanların sayısının az olduğunu öne süren 65 yaşında ki Kemal Soylu, “Eskiden Ramazan ayında elinde bir yiyecek bir içekle insan görmek zordu ama şimdi lakaytlıktan kaynaklanan birtakım hoş olmayan görüntülerle karşılaşıyoruz. Yiyen içen de bunu biraz daha nezaketli ve gizli yapardı. Günümüzde her şey alenileşti. İnsanlar artık utanma ve sıkılma konusunda duyarsız hale geldi. Eskiden Ramazana saygı Gayrimüslimlerde de vardı. Şimdi bırakın Gayrimüslimleri, Müslüman Müslüman kardeşine saygı göstermez hale geldi. Bu konuda Allah vatandaşlarımızı ıslah etsin” dedi.

“Bugün eş, dost, akrabamıza sırtımızı dönüyoruz”

İnan ki eski Ramazanlar da eski bayramlar da bugüne benzemiyor diyen 80 yaşında ki Ahmet Gökçen, “ Eskiden evlerde buluşur hep birlikte iftarlar sahurlar yapardık. Ramazan akşamları bir araya gelme günleri olurdu adeta. Arkadaşlar arasındaki toplantılardan tutun da birtakım eğlenceler dahi tertip ederdik. Bayramlarda ise bütün köy halkının bulunduğu meydan gibi bir yerde bir araya gelir yemekler yerdik. Şimdi ise aynı akrabalar bile birleşemiyor. Artık ne küçük ne de büyük dinleyip saygı faktörünü ortadan kaldırdık. Bu da kendi aramızda ayrılıklara neden oluyor. Bugün eş, dost, akrabamıza sırtımızı dönüyoruz. Artık millet olarak bir an önce silkelenip eski günlerimize dönmeliyiz. Eski günlerden çok uzaklaştığımız için cezasını da çekiyoruz. Allah’ım milletimize hayırlısını versin” dedi.

“İnşallah o eski güzel günlere geri döneriz”

Ramazanda ibadetlerini yapmak için yeri geldiğinde bir mahalleden başka bir mahallede ki camiye gitmek için bir saat yol yürüdüklerini dile getiren 76 yaşında ki Abbas Tuna’da, “Yani her gün de farklı mahallelere giderek o gün iftarı ve akşamı farklı mahallelerde geçirip oradaki eşimiz dostumuz ve akrabalarımızla bir araya gelme fırsatımız olurdu. Şimdi Ramazanların hakkını veremiyoruz ve hakkıyla yaşamıyoruz. Eskiden birlik beraberlik vardı ama şimdi o eski dostluklardan eser kalmadı. Eskiden çocuklar oruç tutmayı küçük yaşlarda alışkanlık edinirdi. Ama şimdi bırakın çocukları yetişkin nüfusun birçoğu Ramazandan bihaber. Eski düzenden düzen kalmadı inşallah o eski güzel günlere geri döneriz” açıklamalarında bulundu.

“Dine saygı kalmadı”

Günümüzde dine ve Ramazanlara saygı kalmadı diyen ve Hac’a giden 75 yaşında ki Mehmet Öztürk, “İnsanlarımızda özellikle şimdiki dönemde Ramazanlara ve dine saygı kalmadı. Herkesin kendine has bir giyim tarzı vardır ancak bugün Avrupa’ya uyacağız derken bayanlarımız ölçüyü kaçırdıklarını düşünüyorum. Bu konuda Ramazan ayında çırılçıplak gezmenin bir anlamı yok ve bu konuda biraz daha dikkatli olunabilir. Özgürlük kadar güzel bir şey yok ama özellikle Ramazan’da çırılçıplak gezmenin bir anlamı yok. Bazıları var caminin önünde öpüşüyor ve bu tür şeyleri böyle mübarek günlerde kabullenmek mümkün değil. Sıcak bir Ramazan ayı geçirdik ama çok şükür Allah’ım sabrını veriyor. Günümüzde de oruç tutan azaldı ve lokantalar akşama kadar dolup dolup boşalıyor. Eskiden lokantaların hepsi kapalı olurdu. Anneler babalar evlatlarına birazcık daha sahip olursa sağlıklı ve terbiyeli nesiller yetişecektir. Müslümanlar olarak dini boşadık. Para, mal ve zevk sefanın uğruna birçok değerlerimizi yok saymaya başladık. Eskiden adap vardı. Eskiden saygı sevgi çoktu. Saygı sevgi kalmadığı için kimse kimseye de artık bir şey diyemiyor” şeklinde konuştu.

“Şimdiki Ramazanların eski Ramazanlar kadar tadı yok”

Eski oruçların ve eski Ramazanların kalmadığını söyleyen 68 yaşında ki bir teyzede , “Önceden insanların bir sahura kalkması bir iftara hazırlanması ile şimdiki sahur ve iftarlar arasında dağlar kadar fark var. Sağa sola baktığımızda Ramazan olup olmadığı belli değil. Şimdiki Ramazanların eski Ramazanlar kadar tadı yok. Aynı Ramazan şimdi de var aynı şeyler şimdi de var ama o eski günler daha başkaydı. Eski Teravih namazlarından sonra çeşitli etkinlikler olurdu. Artık sokaklara baktığımızda insanlar Ramazandan bihaber şeklinde ve herkes kendi halinde. Eskiden oruç tutan sayısı bana göre çoktu ama şimdi gördüğümüz kadarıyla bu sayı düşmüşe benziyor. Gün ışığı hiçbir zaman çamurla sıvanmaz. Göz kapatmakla da gece olmaz. Millet olarak bazı şeylerin farkına bir an önce varmalıyız. Cenabı Allah inşallah ibadetlerimizi kabul eder. Umut ediyoruz önümüzdeki nesiller Ramazanların kıymetini anlar ve o eski Ramazanlara geri dönerler. Çünkü nereye gidersek gidelim İslamiyet’ten başka kurtuluş yok” mesajlarını verdi.

“Eski Ramazanlarda komşuluk, merhamet ve din sevgisi vardı”

Son olarak gazetemize konuşan 68 yaşında ki İbrahim Yüksel’de, “Eski Ramazanlarda annelerimiz ve bacılarımız yemek yaparlardı, yemeğin kokusu bütün mahalleye yayılırdı ve yaptığımız yemeği yakınımızda ki bütün komşularımıza götürürdük. Günümüz Ramazanlarında ise o sevgi, o ilham kalktı. Eski Ramazanlarda komşuluk, merhamet ve din sevgisi vardı. Şu an bunların hiçbiri kalmadı” diyerek eski günleri yad etti.

Urfaçağdaş Urfa insanı eski ramazanlar bereket komşuluk insanlık yardım
Reklam
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı