Advert
Advert

Ama öğretmen öğrencilerine umut dağıtıyor

Küçük yaşta geçirdiği rahatsızlık sonucu gözlerini kaybeden Deniz öğretmen, karanlık dünyasında öğrencilerini deniz feneri gibi aydınlatıyor.

Ama öğretmen öğrencilerine umut dağıtıyor
Ama öğretmen öğrencilerine umut dağıtıyor Admin
Advert

Başarılı bir eğitim sürecinin ardından öğretmen olan Deniz Parmaksız, Hayata bağlılığıyla insanlara örnek oluyor.  Zorlukları ve önündeki engelleri tanımayan Parmaksız, öğrencileri ile güzel vakit geçiriyor komik anılar biriktiriyor. Parmaksız, öğrencileriyle yaşadığı her anın değerli olduğunu belirterek bizlere bir anısından bahsetti.
 İşte o anılardan biri;
“Bir öğrencime soru sordum cevabını beklerken kitaptan baktığını hissettim öğrencime ‘Ohooo… kim bilir kaçıncı sayfadasın seni mi bekleyeceğiz’ dedim tabi öğrencilerim şaşırdı hatta aralarında ‘ya bu öğretmenimiz görüyor mu görmüyor mu’ anlamadık diyenler oldu.”

Göremese de hislerinin çok kuvvetli olduğunu aktaran öğretmen parmaksız, “İKİ KADIN BİR RÖPORTAJ” dizimize konuk oldu.
Sizlere diyebilirim soru sormakta dahi en çok zorlandığım röportajlardan biri oldu. Siz değerli URFANATİK okuyucularımız için Deniz öğretmen ile engelli ve bayan bir bireyin zorluklarını konuştuk.
İşte Deniz öğretmen ile gerçekleştirdiğimiz o muhteşem röportaj şöyle; 
Öncelikle kendiniz tanıtır mısınız?
“Deniz Parmaksız Şanlıurfalıyım şuan İstanbul’da yaşıyorum yaklaşık 8 yıldır oradayım şuan İstanbul’da bir lisede Tarih öğretmeni olarak çalışmaktayım.”  
Sizin bir rahatsızlığınız var nasıl gözlerinizi kaybettiniz bundan biraz bahseder misiniz?
“Ben yaklaşık 5-6 yaşlarında göz sulanması ve baş ağrısı şikâyeti dolayısıyla doktora gittim. Hemen ameliyat dediler. Başarısız geçen bir ameliyat sonucunda maalesef tamamen gözlerimi kaybettim. Şuan hayatım tamamen bu şekilde sürdürmek zorundayım bu şekilde devam ediyoruz.”
Gözlerinizi kaybettiniz peki bu şekilde eğitiminizi nasıl tamamladınız?
“Ben eğitime biraz geç başladım yaş olarak çünkü doktor doktor gezmek zorunda kalıyorsun dolayısıyla okula gidecek zamanım bile olmadı. 9-10 yaşlarında okula başladım ilk olarak Gaziantep’te görme engelliler ilkokulunda okudum. 5. Sınıfta Anadolu Lisesi sınavlarına girdim Şanlıurfa Anadolu lisesini kazandım. Şanlıurfa Anadolu lisesini 1.likle bitirdim. Bu arada tabi eğitimimi nasıl devam ettim. Genelde bana arkadaşlarım okudu kız kardeşim işte annem artık kimi boş bulursam ona bir şekilde ödevlerim konusunda işte kitaplar konusunda yardım istedim. Onların bana okuyup benimde dinlemem suretiyle eğitim hayatımı bu şekilde tamamladım.”
Eğitim hayatınızı bitirdiniz öğretmen oldunuz Öğretmenliğe başladığınız ilk gün nasıldı ne hissettiniz?
“Çok farklı bir duyguydu çok heyecanlıydım ama tabi bunu aldığımız eğitim sürecinde hocalarımız tarafından hiçbir zaman heyecanımızın öğrenciye yansıtılmaması konusunda hep bize bir takım nasihatler vermişlerdi ve bende bunu yapmaya çalıştım. Tabi ki çok heyecanlıydım ama o hem ilk günün heyecanıydı hem de ilk defa öğrencilerle buluşma beni çok duygulandırmıştı dolayısıyla ilk gün çok heyecanlı olmama rağmen çok güzel bir gün geçirmiştim ilk başlangıçta ilk tanışmaydı benim için çok farklı ayrı bir yeri var o günün.”
Peki öğrencilerinizin size karşı tepkisi nasıl olmuştu?
“Öğrencilerimin genelde tepkileri ilk olarak tabi her sena başında ben mesela öğrencilerle tanıştığım zaman onlara tabi ki farklı geliyor. Ben önce onlara kendimi tanıtıyorum kendimle ilgili özelliklerimi söylüyorum. Neyi nasıl yaptığımı söylüyorum onlar beni zamanla 1 ay içinde karşılıklı birbirimizi tanımış oluyoruz. Daha sonrada arada öğrencilerimle benim aramda çok farklı bir bağ oluşuyor öğrencilerimle diyaloğum şuanda birçok öğretmenden çok daha farklı aramızda farklı bir bağ var. Bütün öğrencilerim için geçerli bu o konuda herhangi bir sıkıntı yaşamadım.”  
Sınıfta ders anlatımlarınızı nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
“Ders anlatımlarımızı zaten benimki branşım olarak sözel bir ders tarih dersi ilk başta ben anlatıyorum onlara önemli yerlerin çizilmesi gerektiğini veya çok önemli ise onlara yazdırma not aldırma şeklinde bazen onlara konu veriyorum onlar önceden alışıyorlar gelip sınıfta sunum yapıyorlar ve en son ben toparladıktan sonra konumuzu soru cevap şeklinde tekrar geri dönüş yapıp öğrencilerle birlikte dersimizi devam ettiriyoruz.“
Öğrencileriniz o an dersi dinleyip dinlemediklerini nasıl anlıyorsunuz?
“Bu konuda evet ok ilginç şeyler bazen yaşıyorum ama onlar beni tanıdıktan sonra benim hislerimin işte kulaklarımın ne kadar kuvvetli ne kadar güçlü olduklarını anlayabiliyorlar ve bir takım yaptıkları hareketleri daha sonraları vazgeçmeye başlıyorlar çünkü o utanmaya başlıyor. Ben bir şekilde en arkadaki öğrencinin mesela sakız çiğnediğini bizzat kaç kere kendim yakaladım veya müzik dinleyen mesela lise gençler biliyorsunuz yeni dönem nesli biraz bu konuda yaramaz. Dolayısıyla müzik dinleyenleri yakalamak konusunda işte soru sorduğum zaman illaki kitap sayfalarını karıştırıp oradan kopya çekmeye çalışanlar bunun gibi ilginç şeyler ile karşılaşıyorum ama her öğretmenin yaşadığı sıkıntılar onlardan çok farklı bir şey yaşamıyorum.” 
Peki velilerin bu duruma tepisi ne oluyor?
“Velilerle de şöyle bir bağlantımız var bizim ilk öğretmen toplantısında hiç unutmam ben mesela öğrencilerimi ses tonlarından isimlerini çıkartarak hepsini tanırım benim ilk göreve başladığım zaman 600’den fazla öğrencim vardı ve ben hepsini ses tonundan isimlerinden tanıyordum toplantıda veli sorduğu zaman şu şubedeki şu öğrenci dediği zaman aaa… Mesela örnek veriyorum diyorum ‘Ayşe mi? Tarih yazılısından 50 almıştı hatırlıyorum’ diye konuşmuştum ve bu velilerin çok hoşuna gitmişti diğer öğretmenler ancak resmini görürsem o öğrenciyi hatırlarım demelerine rağmen benim böyle bir şeyde bulunmam onların çok hoşuna gitmişti hatta müdürüme gidip beni tebrik etmişlerdi.”
Okulda sınavları nasıl yapıyorsunuz?
“Sınavları kendim hazırlıyorum soruları bilgisayarda yazıyorum bilgisayarımın sesli programı var sorularımı hazırladıktan sonra okulda bunun fotokopisini çoğaltıp çeşitli öğretmen arkadaşlara dağıtıyoruz. Sınavlarımız zaten ortak. Örneğin 2. Saate tarih sınavı var dediğimiz zaman hangi sınıfta işte matematik coğrafya hangi öğretmen varsa onlara dağıtıyoruz. Onlar sınavı yapıp bana teslim ediyorlar.”  
Sınav notlarını nasıl veriyorsunuz?
“Sınav notlarını da yine gerek arkadaşlarımın yardımı bazen farklı üniversite öğrencileri olabiliyor işte 3. Sınıfta mesela diyelim tarih bölümünde okuyor tanıdık olabiliyor bu tür şeylerde onlar bana sesli bir şekilde okuyor bende değerlendirip notlarını veriyorum ama genelde okul arkadaşlarım bana çok yardımcı oluyor bu konuda.”
Bu hayatınızda sizin en büyük destekçiniz kim?
“Destekçim çok aslında gerek işte aileden olsun gerek okuldan olsun böyle arkadaşlarımın bana destek olması veya annemin destek olması kız kardeşimin bir ok insanın desteğini duyuyorum ama her şey bir yere kadar sonuçta ben birçok şeyi kendim başarıyorum kendim yapıyorum bu çok önemli bir şey ben sadece bazı şeyleri mesela yazılı kağıtları el yazısı olduğu için teknoloji buna çözüm bulamadı okutturamadığım için bir başkasına ihtiyaç hissediyorum onun dışında zaten ben kimseden çok yardım almam her işimi kendim yaparım.”  
Okula nasıl gidip geliyorsunuz?
“Okula tek başıma gidip geliyorum. Her gün ben iki mesai gidiyorum. Önce otobüs biniyorum iniyorum biraz yürüyorum ikinci otobüse biniyorum tekrar inikten sonrada okul için yine birkaç metre bir yürüyüş yolum oluyor onu da yine kendim yapıyorum.”
Şanlıurfa’da yaşamıyorsunuz İstanbul’dasınız peki Şanlıurfa’da yaşamak istemiydiniz?
“Şanlıurfa’da yaşamak belki daha kolay olabilirdi ama Şanlıurfa’da ben daha önce bulunduğum sıralarda özellikle engellilere bakış açıları konusunda çok sıkıntı yaşadım bu sıkıntıları yaşadığım için büyükşehirlerin bu konuda daha iyi olduğuna inanıyorum ama ileride inşallah küçük şehirlerde bu sıkıntıları atlatıp onların seviyesine ulaşacak diye düşünüyorum. Bundan dolayı da büyükşehirleri tercih ediyorum bir engelli birey olarak.”
Siz aslında engelleri aşmış birisiniz peki kadınlara vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
“Kadınlara vermek istediğim mesaj şu özellikle ben bir kadınım hem de engelliyim benim için hayat diğer insanlara nazaran iki üç kat zor ama eğer insanın ekonomik özgürlüğü varsa kesinlikle kimseye muhtaç olmadan kendi başına hayatını idare edebiliyor. Onun için ben bütün kadınlara mutlaka bir mesleklerinin olması ve kendi ekonomik özgürlüklerini kendilerinin kazanmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda şuan okuyan kız çocuklarına özellikle ilerde mutlaka okusunlar mutlaka bir meslek sahibi olsunlar. Bu çok önemli eğer benim şuan bir mesleğim olmasaydı ben İstanbul gibi bir yerde bu tür zorluklarla karşı karşıya geldiğim zaman pes eder bir şekilde gelip sığıntı gibi bir yerde yaşayabilirdim ama ekonomik özgürlüğüm olduğu için bunu yapabiliyorum.”  
Şanlıurfa’da kız çocuklarının okula gitmeme oranı çok yüksek anne-baba kız çocuğunu okutmuyor peki anne-babalara demek istediğiniz bir şey var mı?
“Anne-babalara da söylüyorum kesinlikle kız erkek ayırmaksızın herkesin okuması gerektiğine inanıyorum. Çünkü okumak insanı gerçekten çok değiştiriyor çok farklı şeyler kazandırıyor ama özelliklede kız çocuklarının ilerde yaşayacakları evliliklerde olsun çeşitli sorunlarda olsun eğer ekonomik özgürlükleri olursa mutlaka kendi başlarına hayatlarını devam ettirebilirler onun için mutlaka kız çocuklarını okutmaları gerektiğini düşünüyorum.”
Kendinizi en mutlu hissettiğiniz an hangi anlar oluyor?
“Valla ben en çok okulda mutlu oluyorum. Ben çünkü öğrencilerimle çok güzel zaman geçirdiğime inanıyorum çok güzel zaman geçiyor çok çabuk geçiyor. Belki öğrencilerim aynı şeyi düşünmüyor olabilirler biliyorsunuz gençler dersleri pek sevmez ama ben en çok okulda mutlu oluyorum.”  
(GÜLİZAR GÜLEBAK/URFANATİK)
ŞANLIURFA deniz öğretmen gülizar gülebak urfanatik deniz feneri
Reklam
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı