Aziz BUDAK-Urfa Çağdaş
Yedinci kitabının çıkacağı günü iple çeken yazar Hadice Demir, “Annem ve Hayat” isimli kitabı ile ilgili şu ifadelere yer verdi; Kimi çocuklar yağmurlu gecelerde çıkan şimşeklerin sesini anne ve babalarının okuduğu masallarla bastırır. Düşlerinde güneşin aydınlığıyla açan gökkuşağından kaydıraklar yapar. Var olan sevginin sıcaklığıyla ısınmış yataklarından gözlerini başucunda onlara gülümseyerek bakan oyuncaklarıyla açarlar.
Kimi çocuklar da yağmurlu gecelerin gürültüsünü içindeki hıçkırıkla bastırır. kulağında eski bir radyoda okunmuş anne şiirini tekrar tekrar duyarak akan gözyaşlarıyla sırılsıklam olmuş:soğuk yastıklarda gözlerini yumar.
Kiminin korkularından kaçarak bulduğu bir otogar bankında otururken çenesi titrer. kimin oyuncağını arkadaşıyla paylaşmanın verdiği mutlulukla. Kiminin kaderi üç küçükbaş hayvanın ederi kadar annesinden kızına yazılır. Kiminin kaderi ise bir basket topunun potaya ulaşmasıyla.
Kimi bir bakışı bir ömür boynunda taşır:kimi kurduğu hayallerin ışıltısını...kimi çocuk yaşta olgunlaşmayı öğrenir, kimi olgunlaşmayı bir çocuktan öğrenir.
Tetikteki Babanın Namludaki Oğlu romanının yazarı Hadice Demir’in yedinci romanı olan Annem ve Hayat, arkadaşlık, aşk, terk edilmişlik, varlık ve yokluğun aynı topraklarda farklı filizlerde yeşermesine ilişkin altı adet hikayeden oluşan bir romandır. Sahip olduğumuzu sandıklarımızı paylaşabilmek ve aslında hiç bizim olmadığını kabullenmek arasında yaşananların çocukların gözlerinden aynaya yansımasıdır bu roman.