Advert
Advert
Dinsiz (mi) Solcular
Aziz Budak

Dinsiz (mi) Solcular

Reklam

Merhaba değerli hemşerilerim, neden böyle bir başlık attığımı açıklamaya çalışacağım ancak anlatmaya kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir süreç yaşıyoruz. Daha doğrusu son 15 yılda yaşadığımız süreçleri şöyle gözümüzde canlandırırsak bu sözü ne kadar çok duyduğumuzu hatırlarsınız.

                Yaşananlara bakınca; insanların oy verdikleri parti ile inançlı veya dinsiz olduğu sonucuna varmak ne kadar yanlış. Ayrıca birinin inançlı veya inançsız olduğuna karar verecek makam bizler değiliz. Makam, mevki ve iktidar hırsımız bizi ne kadar kötü bir insana dönüştürmüş.

                Özellikle de Ak Parti iktidara geldikten sonra sözüm ona kendini dindar görüp, kendisi ile aynı siyasi görüşte olmayan, biraz daha açık konuşmak gerekirse özellikle meclise giren tek sol parti olması nedeniyle CHP'li arkadaşlarımıza bu gözle (dinsiz) bakan kokuşmuş bir zihniyet var, bu kokuşmuş zihniyete kanan bir çok arkadaşımız yaşanan olayları gördükçe bilinçlenerek nasıl bir hataya düştüklerini daha da iyi gördüler.

                Ak partinin iktidara gelmesi ile kamu kurumlarında görev yapan bürokratlarda, yöneticilerde velhasıl tüm kadrolarda görev değişikliği yaşandı, sebep neymiş solcular görev yapmıyormuş yada çalışmıyormuş. Peki çözümü nasıl buldu iktidar partisi; namazını kılan, orucunu tutan, alnı secdeye gelen tabi ki olmazsa olmaz fetö (o zamanlar övgülerle yere göğe sığdıramadıkları) cemaati üyesi olacak.

                Eğitimi uygun mu, İş tecrübesi var mı, yok mu? bu sorulara cevap aranmadı. Çünkü cemaat mensubu ya gözlerini kapar vazifesini yapar. Sorgulamak kimin haddine. Ola ki sorguladın hemen dinsiz solcu damgasını alnına vururlar.

                İktidar ve iktidara yakın olan bu kesim, sürekli 28 Şubat sürecini dillendirip ne sıkıntılar yaşadıklarını anlatırlar. Baktığımızda o dönemde de hatalar olmuş ancak; o dönemde sıkıntılar yaşayanların Ak Parti iktidara gelmesi ile görevlerinden atılan kişilerin hiç alakasız kurumlara daha yüksek unvan ile göreve başlatılmalarına ne dersiniz.

                Ak parti öncesi dönemde süreç nasıl işliyormuş, bir kamu çalışanı amirleri tarafından tasvip edilmeyen bir eyleminden dolayı uyarılıyor ve bu eyleme devam etmesi halinde işi ile ilişiğinin kesileceği kendisine söyleniyor, eğer kişi uyarılara uyarsa işine devam ediyor, uymazsa işinden ihraç oluyor.

                Şimdi süreç nasıl işliyor? Süreç derken bu günlere nasıl geldik biraz ona değinelim. Namaz kılmıyor diye karşısındakini dinsiz gören, kendilerini Allah yolunda gören ve 2002'den itibaren her türlü kapıların açıldığı, ne istediler de vermedik ki sözü ile her türlü ayrımcılığın yapıldığı fetö cemaati, 15 Temmuz 2016'da ülkemizin görmediği bir hainlikle milletimize, askerimize ve polisimize milli servetimizle alınmış uçaklarla, silahlarla saldırdılar.

                Bir dönem güvendikleri, sırtlarını dayadıkları, liyakat, bilgi ve beceri aramaksızın göreve getirdikleri alnı secdeye giden ağabeyleri tarafından sırtlarından bıçaklandılar ve sonrasında ülkede ohal ilan edildi. Sıra suçluların tespitine ve cezalandırılmasına geldi.

                Teknoloji o kadar güzel ki, bir zamanlar Başbakan Binali YILDIRIM'ın İzmir mitinginde sesi kısılıncaya kadar övgülerle bahsettiği, eski Adalet Bakanı Bekir BOZDAĞ'ın övgüler yağdırdığı, Ankara BBB Melih GÖKÇEK'in övgü dolu görüntüleri tek tek gözler önüne serildi. Nasıl olduysa bu kişilerin feto ile bağlantısı, gönül bağı kalmadı ancak; feto grubunun bankasında üç beş kuruş parası olan gariban vatandaşımız hain görüldü ve işinden ekmeğinden oldu.

                Dinsiz solcu diye gördükleriniz, yukarda belirttiğim gibi hatasını söyleyip düzeltmesi için fırsat verirken, sözde Allah'tan korkan bu yönetim ne yaptı? Resmi Gazete'de yayımlanan bir KHK ile insanlar suçunu dahi bilmeden işinden ekmeğinden oldu. Sormazlar mı adama esas dinsiz kim diye.

                Adaletsizlik bununla kalmıyor ki; suçsuz yere işten atılanlardan eğer çevrelerinde siyasi bir tanıdığı olan, suçsuzluğunu dile getirerek görevine geri dönüyor. Ya suçsuz olup ta siyasi bir tanıdığı olmayan, hain damgası ile işsiz güçsüz ortada kalıyor. Bu haksızlığı kim yapıyor? Allah'tan korktuğunu söyleyen ve solcuları dinsiz olarak gören zümre yapıyor.

                Bu yaptıkları dinimizde var mı. Peygamber efendimizin yıllar önce söylediği bir hadis'i şerif tam bu günler için söylenmiş "Ey insanlar; sizden önceki milletlerin helak olma sebeplerinden biri de şuydu: Onlar, aralarında soylu kimseler suç işlediklerinde onları cezalandırmaz bırakırlar, zayıflar suç işlediklerinde ise cezalandırırlardı. Allah'a yemin olsun ki hırsızlık yapan, Muhammed'in kızı Fatıma bile olsa onun elini de keserim".

                Bitiyor mu bu bozuk işleyiş bitmiyor. Akrabalarımızdan, komşularımızdan bir çok insan fetö mağduru iken son zamanlarda, menzil cemaatinin, milli talebe birliği'nin vs cemaatlere gruplara üye olanların devlet kademelerinde tekrar kadrolaştığı söylenmekte, insanın aklı duruyor. Bir cemaatin devletimize ve milletimize verdiği zararların yaraları sarılmadan başka cemaatlere meyletmek, diğer bir deyişle hâlâ insan ayrımcılığı yapmak geçmiş acılardan ders alınmadığını gösteriyor.

                Bu ülkenin vatandaşı olarak bir birimizi namaz kılıyor veya kılmıyor diye ötekileştirmek yerine, dürüst veya sahtekar diye ayırt edersek çok daha doğru bir yol seçmiş oluruz. Millet olarak birilerinin bizim düşüncelerimize hükmetmesine, yön vermesine izin vermemeliyiz.

                Son olarak; böyle bir başlık ile solcu arkadaşları kırdım ise hoş görsünler, bazı gerçekleri anlatmak için keskin dil kullanmak şart oldu.

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
Evlenme ve Boşanma İstatistikleri Şanlıurfa 2. sırada
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı
TÜİK, Yurt içinde 17 milyon kişi seyahate çıktı